ÖMER FARUK EREN
Władisław Kazimierz Broniewski, 17 Aralık 1897’de Płock’ta doğdu, 10 Şubat 1962’de Varşova’da öldü. Polonyalı şair ve edebiyat çevirmeni, devrimci, vatansever, asker ve otobiyografik şiirlerin yazarıdır. Polonya-Bolşevik savaşına katıldı. Savaşta gösterdiği katkılardan dolayı pek çok madalya ile ödüllendirildi. Kendisini ‘proletaryanın siyasi mücadelesinin sanatsal bir ifadesi olan Polonya devrimci şiirinin en seçkin temsilcisi’ olarak tanımlandı.
Vatansever geleneklere sahip, asil bir ailede doğdu. Antoni ve Zofia çiftinin tek oğludur. İki ablası vardı. (Zofia ve Janina) Büyükbaba Jan Boniface Broniewski Kasım isyanında önemli bir rol üstlenmiştir. Walerian Lubowidzka’nın büyükannesinin iki erkek kardeşi Ocak ayaklanmasında öldürüldüler. Babası, Władysław beş yaşındayken öldü ve üç çocuğun bakımı ve yetiştirilmesinin yükü, müstakbel şairin annesi ve büyükannesi Jadwiga Lubowidzka’nın omuzlarında kaldı. 1906-1915 yılları arasında, 1905’teki okul grevinden sonra 1906’da kurulan ve eğitim dilinin Lehçe olduğu Płock’taki Polonya Okulu’na gitti. Okulda bağımsızlık hareketine dahil oldu. 3 Mayıs Anayasası ve Ocak Ayaklanması geleneğine atıfta bulunarak yarı gizli bir izci ekibinin kurucu ortağıydı. Bağımsızlık Gençlik Örgütü Zarzewie’ye üyeydi. Bu örgütte Orlik takma adını benimsedi. Bu örgütler, Józef Piłsudski liderliğindeki Polonya Sosyalist Partisinin etkisi altındaydı.
Kendini sosyalist olarak görüyordu. Kişisel bağımsızlığa değer veriyordu. 1915’te 17 yaşındayken (yedinci sınıftaydı) Polonya Lejyonlarına katıldı. 4. Piyade Alayı’na atanarak, alayının ağır kayıplar verdiği Lublin yakınlarındaki Jastków Savaşı’na (1915) katıldı. Temmuz 1917’de yemin krizinin ardından Kalisz yakınlarındaki Szczypiorno’daki toplama kampına hapsedildi ve burada anlaşmazlıkları çözen ve suçları kınayan birleşik mahkemelerin başkanlarından biri oldu. Kamptan serbest bırakıldıktan sonra okul bitirme sınavlarını geçerek Varşova Üniversitesi’ne girdi. Aynı zamanda Polonya Askeri Teşkilatında yeraltında da faaliyet gösterdi. Polonya bağımsızlığını yeniden kazandıktan sonra, savaş sonrası Polonya’daki reformlardan memnun olmadığından görüşlerinde giderek daha radikal hale geldi.
1939’da ülkesi Alman işgali tehdidiyle karşı karşıya kalan Broniewski, silah için Baynet şiirini yayınladı. Eylül 1939’da Üçüncü Reich Polonya’ya saldırdıktan sonra orduya gönüllü olarak yazıldı. Varşova’dan Lublin ve Lviv üzerinden Tarnopol’e geldi. 12 Eylül’de Zbaraż’daki 28. Piyade Tümeni Yedek Merkezine atandı. Ancak savaşma fırsatı bulamadan SSCB Polonya’ya saldırdı. 23 Eylül 1939’da Kızıl Ordu’nun Lviv’e girişine tanık oldu. Eylül 1941’den sonra yazdığı hapishane eserlerinde dile getirdiği SSCB’nin Polonya’yı işgal ettiği gerçeğini kabullenemedi. Sovyetlerin işgal ettiği bölgelerde kalarak şiirlerini sorunsuz bir şekilde yayınlayabileceğini düşünüyordu. Bununla birlikte, Sovyet sansürü, eserlerinin vatansever içerikli olarak yayınlanmasına izin vermedi. Şiirlerinden dolayı Mayıs 1940’ta Broniewski, on üç ay kalacağı Lubyanka’daki NKVD tutukevine nakledildi. Alman-Rus savaşının patlak vermesinin ardından Saratov’a, ardından da Alma-Ata’ya sürüldü ve burada Sikorski-Maysky anlaşmasından kaynaklanan af sonrasında 7 Ağustos 1941’de hapishaneden serbest bırakıldı.
Savaş sonrası dönemde önce siyasi ve propaganda şiirleri yazdı, ardından kişisel temaları içeren yansıtıcı eserler yazdı. Stalinizm döneminde, genellikle açıkça komünizm yanlısı bir tutum olarak yorumlanan sosyalist bir gerçekliğin inşasına katılan bir şairdi.
1 Eylül 1954’te Broniewski’nin kızı Joanna Broniewska-Kozicka (Anka) gaz zehirlenmesi sonucu öldü. Ölümü şairi çok etkiledi. Birkaç gün sonra Kościan’daki bir psikiyatri hastanesine kaldırıldı. Daha sonra Jan Kochanowski’nin Ağıtları’na nazire olarak bir şiir dizisi yarattı.
1925’te Stanisław Stand ve Witold Wandurski ile birlikte proleter şairlerin ilk Polonya manifestosu olan Trzy salwy’yi yayınladı. Şiirleri, kendi biyografisi ve deneyimlerinin yanı sıra Polonya ulusunun ve işçi hareketi aktivistlerinin deneyimleriyle de güçlü bir şekilde bağlantılıydı. Şiirleri devrimci ve vatansever vurgulara sahipti. Broniewski’nin şiirlerinde günlük konuşma tarzının yanı sıra coşku ve heyecan dolu sanatsal ifadeler fark edilebilecek özgün hususiyetlere sahipti. Yeniliklerle birleşen Polonya romantizminin etkisi de şiirlerinde açıkça hissedilir. Yeni Polonya edebiyatının etkilerini şiirlerinde net bir şekilde görebiliriz. Eserlerinde askeri şiirler de sıkça yer almaktadır.
Şiirleri:
Yel değirmenleri (1925). Üç salwy (1925) [S. R. Stand ve W. Wandurski ile birlikte.
Şehrin üzerinde duman (1927). Bakım ve Şarkı (1932). Son Çığlık (1938). Silah süngüsü (1943)
Hüzün Ağacı (1945). Umut (1951). Anka’nın (1956). Paris Komünü (1929). Stalin Hakkında Bir Söz (1949). Mazovya (1951). Vistül (1953)
Nesirleri ve Çevirileri.
İşçi ve general Karol Walter-Świerczewski’nin yaşam ve ölüm hikayesi.
Fyodor Dostoyevski (Haksızlığa Uğrayan ve Aşağılanan Beyaz Geceler)
Alexei Tolstoj (Tutkuya Giden Yol – ilk iki bölüm; üçüncüsü Wacław Rogowicz ile birlikte)
Nikolai Gogol’ün Ölü Canlar romanı (1927). Vladimir Mayakovski. Sergei Yesenin.
Bertolt Brecht