ZAFER AYVAZ
Bizde sıkça kullanılan Ayşe, Fatma, Hatice, Safiye gibi kadın isimlerine benzer şekilde Polonya’da Katarzyna, Barbara, Dorota ve Małgorzata isimlerine sıkça rastlanır. İslam tarihinde önemli yer tutan kadın sahabeler gibi Hristiyanlıkta da kutsallık atfedilen azizeler vardır. Bunlardan biri de Azize Katarzyna’dır
Katerina ve Catherine gibi isimlerle de anılan Katarzyna, 282 yılında Roma İmparatorluğunun İskenderiye valisi olan Constus’un kızı olarak dünyaya geldi. Küçük yaşlardan itibaren kendini dine adadı. 14 yaşında Hz. Meryem ve Hz. İsa’nın kendisine görünmesinin onu Hristiyan olmaya sevk ettiği rivayet ediliyor. Yüzlerce kişinin o zamanlarda hak din olan Hristiyanlığı kabul etmesine vesile oldu. İmparator Maxentius’un Hristiyanlara zulmü başladığında, imparatora gitti ve onu kınadı. İmparator, onun Hıristiyan yanlısı argümanlarını çürüteceklerini umarak, en iyi pagan filozof ve hatiplerden 50’sini onunla tartışmaya çağırdı. Ancak Katarzyna tartışmayı kazandı. Onun güzel sözleriyle kalplerini fethettiği düşmanlarından bazıları Hıristiyanlığı kabul ettiler ama hemen öldürüldüler. Katarzyna daha sonra kırbaç cezasına çarptırıldı. O kadar acımasızca ve o kadar uzun süre kırbaçlandı ki, tüm vücudu yaralarla kaplandı ve iç kanamalar başladı. İmparator Maxentius Katarzyna’yı işkence ederek yolundan döndürememesi üzerine, kendisine evlenme teklif ederek döndürmeye çalıştı. Kabul etmeyince açlıktan ölmesi için hapse attırdı. Hristiyan kaynaklarına göre hapisteyken meleklerin yaralarını merhemle tedavi ettikleri, her gün Cennetten bir güvercin tarafından beslendiği, Hz. İsa’nın onu ziyaret ettiği ve cesurca savaşmaya teşvik ettiği ve ona sonsuz ihtişamın tacını vaat ettiği yazılmaktadır. Hapis sırasında Maxentius’un karısı Valeria Maximilla da dahil olmak üzere 200’den fazla kişi kendisini görmeye geldi ve hepsi Hıristiyan oldu. Öfkeli imparator, Katarzyna’yı çivili bir kemik kırma çarkıyla işkence yaparak ölüme mahkûm etti, ancak infaz esnasında çark paramparça oldu. Bunun üzerine Maxentius onun başının kesilmesini emretti. Öldürüldüğünde boynundan kan yerine süte benzer bir madde aktığı rivayet edilmektedir. Vefat ettiğinde 18 yaşındaydı.
Ölümünden sonraki gelişmeler
Vefatından 250 yıl sonra 6. yüzyılda Doğu Roma İmparatoru Jüstinyen zamanında Mısır‘ın Güney Sina ilinde, Sina Dağı‘nın eteklerinde, Azize Katerina kentinde bir manastır inşa edildi. Bu manastır dünyadaki en eski Hristiyan manastırlarından biridir. Burada aktif olarak hizmet veren dünyanın en eski kütüphanesi bulunmaktadır. Bu manastır 2002 yılında UNESCO tarafından Dünya Mirası olarak ilan edilmiştir. Birçok Hristiyan mucizevi bir şekilde şifa bulmak niyetiyle manastıra hac yolculuğu yapmaktadır.
Ölümünden 1100 yıl sonra Fransa’daki Jan Dark’a görünüp kendisini ona danışmanlık yapan azizelerden biri olarak tanıttığı rivayet edilmektedir. Rivayete göre o zaman 12 yaşında olan Jan Dark, Yüz Yıl Savaşı esnasında İngiliz hakimiyeti altındaki Fransa’yı koruması için Azize Katarzyna’dan vizyonlar almıştır. 16 yaşında evinden ayrılan Jan Dark Fransa Ordusu’nda Orleans Kuşatması‘na katılıp İngilizlere karşı savaşmıştır. 19 yaşındayken 10.000 kişinin toplandığı bir meydanda kafir ilan edilerek diri diri yakılmıştır. Ölümünden 490 yıl sonra öldürme kararını veren aynı kilise tarafından o da azize ilan edilmiştir.
Doğu Ortodoks Kilisesi, Azize Katarzyna’yı Büyük Şehit olarak kabul eder. Başlıca sembolü Katerina çarkı olarak bilinen çivili çarktır ve 25 Kasım’da çoğu Hıristiyan kilisesi tarafından bayram olarak kutlanır. Ancak Rus, Polonya, Sırp ve Bulgar Ortodoks Kiliseleri bunu 24 Kasım’da kutluyor. Katoliklikte de On Dört Kutsal Yardımcıdan biri olarak saygı görmektedir.
Iki kanatlı olmalı, yoksa mutaassıp veya septist olunur. Maneviyata teşvik sadedinde evliya bibliyografileri yol gösterici olacaktır.